ANTİBİYOTİK, bitkisel yo da hayvansal organizmaların çıkardığı, sentetik olarak da yapılabilen az dozlarda bakteri ve mikroorganizmaların gelişimini durduran, bazı durumlarda onlan yok eden madde.
İlk antibiyotik penisilindir ve 1927de Dr. Fleming tarafından bulunmuştur. Daha sonra bulunan pek çok doğal antibiyotiğin yanısıra sentetik antibiyotiğin yapımı gerçekleştirildi (1940). Benzer kimyasal yapı. etki mekanizması ve antibakteriyel etki gösteren antibiyotikler belirli gruplar altında toplanır:
1 — Betalaktaminler (penisilin, sefalosporin);
2 — Aminozid . grubu (streptomisin, gentamisin);
3 — Kloramfenikol ve türevleri;
4 — Tetrasiklinler;
5 — Polipeptid antibiyotikler (Kolistin);
6 — Mak-rolit antibiyotikler (eritromisin),
7 — Sinerjistinler (pristinamisin);
8 — öteki gruplara sokulamayan antibiyotikler: mantar hastalıklarında, kanserlerde, cüzzam ve tüberkülozda kullanılan antibiyotikler gibi. Her bakteri bir ya da birkaç antibiyotiğe direnç kazanabilir ve bunun sonucu olarak tedavi de etkisiz kalabilir. Antibiyotiklerin bakte-riyostatik etkisinin antibiyogram ile ölçülmesi mikroba karşı en uygun antibiyotik seçimini sağlar.
Mikroplu hastalıkların tedavisine girmiş belli başlı antibiyotikler: Penisilin, streptomisin, kloromisetin. aureomisin. Jeramisin, tetrasiklin, eritromisin. Sefalosporin. Antibiyotikler bazen alerji (penisilin) durumu ya da kulak ile böbreğe zararlı etki (aminozit grubu) yapabilir. Bazıları kemik iliğinde hücre gelişmesini durdurabilir, bir kısmı sindirim sistemi bozukluklarına neden olabilir.
Ancak tüm bu yan etkiler enderdir. Antibiyotikler ağız yoluyla, damar ya da kas içine enjeksiyon yoluyla uygulanır.