Sayın Fatih Portakal,
Size bu günkü yayınınıza telefon ile çok bağlanmak istedim ama telefonlarınızı düşüremedim.
Öncelikle sizi ve programınızı kutlamak isterim, bir çok insanın aklından geçirip dile getiremedikleri konuları çok güzel ele alıp incelleyip ortaya çıkarıyorsunuz. Ahh bir de bu pogramınız akşam saatlerinde olabilse, yani herkesin izleyebileceği bir saatte.
Neyse gelelim benim esas sizinle paylaşmak istediğim konuya.
Ben de Bedelli Askerliğe karşı olanlardanım, çünkü çok büyük bir eşitsizlik söz konusu, (herzamanki gibi) parası olan ”düdüğü çalar” tekrar karşımıza çıktı. Parası olan zaten bir şekilde askerliğini bedelli olarak yapıyor, yasa çıksın çıkmasın, gidiyor iki üç sene yurt dışında kalıyor ve geliyor parasını ödeyip askerliğini yapıyor.Bu sözüm yurtdışında senelerdir çalışan veya orada doğanlar için değil, bu onların hakkı, yani (Mehmet Bey’ler).
Bence bir bütün olarak askerliği elle almaları gerekirdi, madem asker fazlalığın var, nicin okumamış gençlere 15 ay askerlik yaptırıyorsun, neden okumuşlara 6 ay veya 12 ay askerlik yaptırıyorsun, o zaman hepsinin askerliğini kısalt onlarda seve seve askere gitsinler.
Evet şimdi şöyle düşünebilirsiniz Sayın Portakal, bu kadının oğlu var ve askerde, evet haklısınız benim oğlum askerde, askerliğinin bitmesine 95 gün kaldı yani geri sayıma başladık. Neden bu coçukların askerliği kısalmıyor da sadece parası olan bir şekilde düşünülür?
Şimdi diyeceksiniz ki, sizin paranız bu kadar olsa ve oğlunuzun tüm yaş krtierleri uysa,oğlunuzu göndermezmisiniz, hayır göndermem, çünkü benim oğlum 2 yıllık Meslek Yüksek Okul mezunu ve İlkokul mezunları hatta okumayı, yazmayı bilmeyen gençlerle birlikte askerlik yapıyor. Askere gittiği ilk haftadan sonra oğlumu kilo fazlalığı var diye eve geri gönderdiler (Hava değişimi) üç ay içinde zayıfla gel dediler, eğer ben, eşim ve oğlum bunu isteseydik oğlumu zayıflatıp tekrar askere yollarmıydık, soruyurum size, şimdi bu sizce haksızlık değilmi?