Agah Efendi Kimdir, Hayatı, Çapanzade Agah Efendi neler yapmıştır, yenilikleri,
1832-1885. İlk Türk gazetecisi ve özel gazete yayımcılığının birinci kişisi sayılan Agah Efendi, İstanbul’da doğmuştur.
Tıbbiye öğrenimini sırasında Fransızca da öğrenmiş, daha sonra öğrenimini yarıda bırakarak Bab-ı Ali Tercüme kalemine girmiştir. Bundan başka yurt içinde ve dışında çeşitli görevlerde de bulunmuştur.
1860 yılında “Tercüman-ı Ahval” adını verdiği özel gazetesini yayınlamaya başlamıştır. Agah Efendi’nin çıkardığı gazeteden önce yurdumuzda Türk dilinde, başka iki gazete daha çıkmışsa da bunlardan biri resmi organ “Takvim-i Vekayi” öbürü de Churcill adlı bir İngiliz’in yayınladığı “Ceride-i Havadis” idi. Böylece Agah Efendi’nin “Tercüman-ı Ahval” i ilk Türk Gazetesi olmak şerefini taşır.
Ünlü yazar Şinasi de Agah Efendi ile birlikte “Tercüman-ı Ahval” de çalışmaktaydı. Aralarında çıkan bir anlaşmazlık sonucu Şinasi gazeteden ayrılınca “Tercüman-ı Ahval” de kapanma tehlikesiyle karşılaşmıştır. Gene de gazetenin 6 yıl daha yayınlanabilmesi Agah efendinin bu alandaki başarısını gösterir.
Agah Efendi, bir yandan gazetesini yayınlarken öte yandan da çeşitli memurluk görevlerinde bulunmuştur. 1861 yılında Posta nazırıyken ilk Türk posta pulunu bastırmış ve yine yurdumuzda posta pulu kullanılması ilk olarak onun nazırlığı döneminde başlamıştır.
Yakın arkadaşı Ziya paşanın kaçısından sonra Agah Efendi de 1867 yılında Fransa’ya sığınmıştır. Dört yıl Fransa, İngiltere ve Belçika’da yaşamış, Fuat ve Ali paşaların ölümü üzerine İstanbul’a dönmüştür.Yurda dönüşünden sonra yine memur olarak görev almış, İzmir mutasarrıflığına, oradan da Şurayı Devlet üyeliğine atanmıştır.
Çağının Osmanlı padişahı Abdülhamit II. nin özgürlükten yana olup bu düşünceyi sürdürenleri çeşitli uydurma nedenlerle İstanbul’dan uzaklaştırmaya başlamasıyla Agah Efendi de ilkin Bursa’ya sonra Ankara’ya sürgün edilmiştir.
Ankara’da altı yıl sürgün kaldıktan sonra affedilerek 1882 yılında Rodos mutasarrıflığına atanmıştır.
Rodos’tan Midilli adasına atanan Agah Efendi’nin son devlet görevi Atina elçiliğidir. 1885 yılında bu görevi başındayken ölmüştür. Mezarı Sultan Mahmut türbesinin bahçesindedir.