İlk TBMM önce kendi aralarından bir Kuvve-i İcrai-ye (yürütme gücü) oluşturulmasına karar vermiş ve 2 Mayıs 1920 tarihinde toplam 11 kişiden oluşan İcra Vekilleri Heyeti (Bakanlar kurulu) oluşturulmuştur. Oluşturulan bu heyet, TBMM tarafından tek salt çoğunlukla seçilmiştir.
Bu arada bir taraftan da düzenli bir ordunun oluşturulması için bir nevi envanter çalışması yürütülmekte ve Mondros Mütarekesi sonrası işgalci devletlere teslim edilmeyen asker, silah ve diğer teçhizatın dökümü yapılmaktadır.
Merkezi otoritenin bulunmadığını düşünen, farklı siyasal hedefleri olan, ayan geleneğinin bir anlamda devamı olarak elinde silahlı asker bulunduran bazı gruplar ülke genelinde ayaklanmalar çıkarmışlardır. Ayaklanmaların önemli sebeplerinden birisi ellerindeki silahlı güçleri Kuva-yı milliye’ye teslim etmeyip kendi bünyelerinde tutmak istemeleridir. Bu sorunun çözülmesi için 29 Nisan 1920 tarihinde TBMM 2 Nolu bir karar alarak Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkarmıştır.
Bu kanun TBMM nin otoritesini kabul etmeyip isyana kalkışan, ellerindeki askerleri düzenli orduya teslim etmeyenlerin vatan haini olarak kabul edileceğini belirtmiştir. Bu durumdaki kişileri yargılamak üzere 11 eylül 1920 tarih ve 21 nolu Firariler hakkında kanun içinde istiklal mahkemeleri kurulmuştur.
TBMM hükümeti bu konularla uğraşırken, İstanbul hükümeti sevr antlaşmasını imzalayarak bi ranlamda fiili olarak varlığını sona erdiriyordu.
TBMM hükümeti 20 ocak 1921 tarihinde Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nu çıkarmıştır. Oldukça kısa ve çerçeve bir anayasa olan bu anayasada yeni bir devletin kurulmak için mücadele edildiğini yeni devletin yönetiminde halkın yönetimde söz sahibi olacağının müjdesi veriliyordu.
Savaşın fiilen yürütülmesi için TBMM 5 ağustos 1921 tarihinde çok önemli bir kararın daha altına imza atmış ve kurtuluş savaşının güçlü bir biçimde yürütülebilmesi için kendi yetkilerinin tamamını oybirliği ile 3 aylığına Mustafa Kemal’e devretmiş ve başkumandan olarak ilan etmiştir.
Başkumandan Mustafa Kemal Paşa, hemen ertesinde Tekalif i milliye emirlerini yayınlamıştır. Ardından TRürk ordusunun zaferleri ardı ardına gelmeye başlamıştır.