Osmanlı merkez teşkilatın ve yürütülmesinde padişahta sonra ikinci adam konumundadır. Mühr-ü hümayun adı verilen padişah mührünü padişah adına taşımaktadır. Hem idari örgütlenmenin başı hemde padişahın en önemli yardımcısıdır. Divan-ı Hümayun’a başkanlık eder. Sadrazam doğrudan doğruya padişah tarafından atanmakta ve azlolunmaktaydı, ilk dönemde çoğunlukla ilmiye sınıfından ve Türkler açısından atanan sadrazamlar, zaman zaman candarlı elçi örneğinde olduğu gibi sürekli aynı hanedan üyelerinden atandığı da olmuştur.
Fatih döneminden itibaren bu döneme son verilmiş ve sadrazamlar devşirme yöntemiyle oluşturulman bürokrasiden atanmaya başlanmıştır.