Sultan 3. Selim padişah olduğu zaman tahta geçtiğinde ilk günlerini nasıl geçirdi ? Kaç yaşında padişah oldu gibi bilgileri buradan bulabilirsiniz.
Sultan III. Selim, Osmanlı tahtına geçtiği zaman 28 yaşındaydı. Diğer bazı şehzadeler gibi günlerini kapalı kapılar arkasında geçirmemişti. Sultan I. Abdülhamid bunun acısını hayatı boyunca hissettiği için, bu yola baş vurmamış, şehzadelerin halkla temasını yasaklamamıştı. Bu bakımdan serbest yetişti.
Devletin giderek küçüldüğünü, eski halini kaybettiğini görüyor, yeniden diriltmek için çareler düşünüyordu. Bu sırada Fransızlar atağa kalkmışlardı. Dün Osmanlı Devletine boyun büken Fransa, Avrupa’nın lideri olma yolundaydı. Bu olay, Sultan III. Selim’i, Fransa’yı dikkatle incelemeye yöneltti. Bazı Fransız devlet adamlarıyla mektuplaştı. Hattâ bunların arasında Fransa kralının da bulunduğu bazı tarihlerde yazılıdır.
Osmanlı Devleti zor günler geçiriyordu. Şartlar fazlasıyla çetindi. Ruslarla savaş halindeydik ve işler pek iyi gitmiyordu. Tahta geçişin dördüncü ayında ilk felâket haberiyle sarsıldı. Yaş bölgesindeki Rus ordusuna karşı 25 bin kişilik bir kuvvetle gönderilen Serasker (Savunma Bakanı) Kemankeş Mustafa Paşaya Arnavut birlikleri ihanet etmiş, Avusturya ordusu da arkadan bastırınca Kemankeş Mustafa Paşanın kuvvetleri bozulmuştu. Ve tarihimizde “Fokşan bozgunu” adıyla anılan yenilgi baş göstermişti (1 Ağustos 1789). Bunun sonucu olarak Akker-man ile Bender kalesi elimizden çıkmış, düşman Bükreş’e girmişti. Padişah üzgündü. Çaresiz hissediyordu kendisini.
Bereket versin, Cezayirli Hasan Paşa, 23 Eylül 1789’da İsmail kalesine yürüyen düşmanı perişan edip bozgunun intikamını aldı ve ancak bu haberle Padişah biraz olsun rahatladı.
Ne yazık ki, hemen sonra Avusturyalı komutan Laudon’un Belgrad’ı işgal ettiği haberi geldi (8 Ekim 1789).
Padişah, Ruslar karşısnida pek bir başarı gösteremeyen Koca Yusuf Paşayı önceleri makamında tutmuş ise de, iki ay kadar sonra uzaklaştırmış, yerine Meyyit Hasan Paşayı getirmişti (7 Haziran 1789). Fokşan ve Boze bozgunları sebebiyle onu da azletmek zorunda kaldı. Başarıdan başarıya koşan
Cezayirli Hasan Paşayı sadrazamlığa getirdi (3 Aralık 1789). Fakat büyük gazi çok yaşlıydı. Şerefle, şanla dolu hayatı bir süre sonra noktalandı (30 Mart 1790). Boşalan Sadrazamlık makamına bu sefer Şerif Hasan Paşa tayin edildi.